Search on this blog

Search on this blog

Çiftler arasındaki anlaşmazlıkların çoğu zaman temelinde iletişim problemleri, yanlış varsayımlar ve işlevsiz düşünce kalıpları yer alır. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), bireyin olaylara bakış açısını, içsel inanç sistemini ve bu sistemin ilişkide nasıl sorunlara yol açtığını analiz ederek değişimi mümkün kılar. Çift terapisine uygulandığında ise BDT; tarafların birbirlerini daha gerçekçi değerlendirmelerine, yanlış anlamaları düzeltmelerine ve işlevsiz iletişim kalıplarını dönüştürmelerine yardımcı olur. Bu yaklaşım, düşünce-duygu-davranış üçlüsünü temel alarak ilişkideki sorunların kökenine ulaşmayı ve yapıcı çözümler üretmeyi hedefler.

BDT odaklı çift terapisinde amaç, sadece sorunları azaltmak değil, aynı zamanda tarafların ilişkide daha doyumlu ve işlevsel bir bağ kurmalarını sağlamaktır. Terapist bu süreçte taraflara “ne oldu?” sorusundan çok, “olayı nasıl algıladın ve neye inandın?” sorusunu sorar. Çünkü bir tartışmanın kendisi değil, tarafların bu durumu nasıl yorumladığı çatışmayı şekillendirir. Örneğin “beni önemsemiyor” düşüncesi, aslında küçük bir unutkanlığın ciddi bir anlamla yüklenmesi olabilir. Bu farkındalık, ilişkide hem empatiyi artırır hem de gereksiz kırılmaların önüne geçer.

BDT Yaklaşımı İlişki Dinamiklerine Nasıl Uygulanır?

Bilişsel Davranışçı Terapi, bireyin otomatik düşüncelerini fark etmesini ve bunları daha gerçekçi düşüncelerle değiştirmesini hedefler. Çift terapisinde ise her iki tarafın ilişkiyle ilgili temel inançları, beklentileri ve geçmiş deneyimlerden kaynaklanan varsayımları terapide açığa çıkarılır. “Eşim zaten beni anlamaz.”, “Hep ben suçluyum.” ya da “Beni gerçekten seviyor olsaydı bunu yapmazdı.” gibi otomatik düşünceler, çiftler arasındaki çatışmanın temelini oluşturabilir. BDT yöntemiyle bu inançlar sorgulanır ve daha dengeli, yapıcı düşünce kalıpları geliştirilir.

Terapist, bu süreçte çiftin geçmiş deneyimlerine saplanmadan, bugünkü düşünce ve davranış örüntülerini değiştirmeye odaklanır. Örneğin iletişim sırasında suçlayıcı dil yerine duygu ifadesi kullanmak, varsayım yerine doğrudan soru sormayı öğrenmek, ilişki doyumunu ciddi biçimde artırabilir. BDT ayrıca tarafların duygusal regülasyon becerilerini de geliştirerek tartışmaların daha yapıcı bir zemine taşınmasını sağlar. Zihinsel süreçler değiştikçe, çiftin davranışları da dönüşmeye başlar.

Hangi Sorunlarda BDT Temelli Çift Terapisi Etkilidir?

BDT temelli çift terapisi, özellikle iletişim bozuklukları, çatışma yönetimi sorunları, kıskançlık, yanlış anlamalar, güven problemleri ve duygusal uzaklık gibi konularda oldukça etkilidir. Ayrıca bireysel olarak depresyon, kaygı gibi sorunlar yaşayan bireylerin ilişkiye etkileri bu terapide bütüncül şekilde değerlendirilir. Düşünceler ve duygular arasındaki bağlantı güçlendirildikçe, eşler arasındaki bağ da daha sağlam hale gelir.

BDT odaklı çift terapisinin sık uygulandığı durumlar şunlardır:

  • İletişim problemleri ve sık tartışmalar

  • Eşler arası güven sorunları

  • Aldatma sonrası yeniden bağ kurma

  • Evlilik doyumunun azalması

  • Duygusal yakınlık eksikliği ve cinsel sorunlar

Bu tür problemlerle baş etmek, sadece davranışları değiştirmekle değil, bu davranışlara yön veren inanç sistemlerini fark etmekle mümkündür. BDT, tam da bu düşünsel yapıların dönüşümünü sağlayarak kalıcı iyileşme sunar.

Terapide Hedef

BDT odaklı çift terapisinde hedef; tarafların birbirini düzeltmesi değil, her bir bireyin kendi düşünce kalıplarını fark etmesidir. Bu farkındalık, ilişkide empatiyi ve anlayışı artırırken, tarafların kendi sorumluluklarını üstlenmesini de sağlar. Her bireyin ilişkiye taşıdığı beklentiler ve varsayımlar, çoğu zaman bilinç dışı bir şekilde ilişkiyi yönlendirir. Terapide bu bilinç dışı süreçler ortaya konarak, işlevsel olmayan düşünceler yeniden şekillendirilir.

Terapist, süreç boyunca çiftin duygusal dayanıklılığını güçlendirmeye de odaklanır. Duygularını daha iyi tanıyan ve ifade edebilen bireyler, zorlu dönemlerde daha sağlıklı çözümler üretebilirler. Tartışma sırasında düşünceyi durdurmak, duyguyu fark etmek ve tepkileri yönetmek gibi beceriler öğrenilir. Bu da çiftin ilişki içindeki stresle başa çıkma kapasitesini artırır ve uzun vadede daha dengeli bir ilişki yapısı kurulur.

Terapide Kullanılan Teknikler Nelerdir?

BDT odaklı çift terapisinde yapılandırılmış teknikler kullanılır. İlk olarak çiftin otomatik düşünceleri, temel inançları ve iletişim tarzları değerlendirilir. Bu düşünceler terapide yazılı olarak çalışılabilir, örnek olaylar üzerinden analizler yapılabilir. “Düşünce kayıtları” veya “inanç sorgulama tabloları” gibi teknikler, tarafların zihinsel süreçlerini görünür kılar. Bu teknikler sayesinde tartışmaların arkasında yatan gerçek motivasyon ve korkular açığa çıkar.

Ayrıca terapi sürecinde rol yapma, iletişim becerisi çalışmaları, ev ödevleri ve geri bildirim verme egzersizleri gibi uygulamalar da yapılır. Terapist çiftlere, seans dışında da bu becerileri pratik edebilmeleri için özel egzersizler sunar. Bu sistematik yaklaşım, tarafların sürece daha bilinçli katılmalarını sağlar ve terapiden alınan verimi artırır.

BDT, bireylerin kendilerini tanımalarına olduğu kadar, ilişkilerini de dönüştürmelerine olanak tanıyan güçlü bir terapi yöntemidir. Özellikle çift terapisinde kullanıldığında, sadece kriz yönetimi değil, ilişki kalitesinin artması, anlayışın derinleşmesi ve güvenin yeniden inşası gibi birçok alanda etkili sonuçlar verir. Tartışmaların azalması, iletişimin güçlenmesi ve tarafların duygusal bağlarını yeniden keşfetmeleri bu sürecin doğal getirileridir.

Pazartesi - Cuma: 09:00 - 18:00
Haftasonu: Kapalı

Sakarya

0545 512 97 21
[email protected]